Süleymanlılar Çocuklarını Okula Göndermezler mi ?

Kıymetli okuyucularımız bu hafta sizin merak ettikleriniz bölümünde Süleymanlı Hilmi Tunahan (K.S) sevenleri ve ona gönül bağı olanların erkek ve kız çocuklarını okula göndermezler mi ? konusunu açıklamak istiyoruz.

Süleymanlılar Çocuklarını Okula Göndermezler mi ?

Son zamanlar bir çok söylenti ve sosyal medya ortamında bilgi eksiklikleri mevcut olmakla birlikte , bazı bilgilerde su -i zan yapılarak paylaşılıyor. 

Süleyman Hilmi Tunahan (K.S) ömrünü eğitime ,  ilme adamış güzel bir şahsiyet ve bu şahsiyet üzerinden yapılan bir çok uydurma söylentiler.

Kendisini Süleymanlı yani Süleyman Hilmi Tunahan (K.S) yi sevenleri hiçbir zaman eğitimden ilimden geri durmamış gerek dini ilimler gerek ise pozitif ilimler konusunda Allah ve Resülüne itaat edip ilimi konularda hep ön saflarda olmuşlardır.

Bunun en güzel örneklerini Süleyman Hilmi Tunahan (K.S) hayatından ve talebe yetiştirmesinden ve ondan sonraki talebelerinde eğitim ve ilmin önemini görmekle birlikte sizlerde bileceksiniz ki Süleyman Hilmi Tunahan (K.S) üstadımıza eser ”neden yazmadığını” sorduklarında benim en büyük eserim talebelerimdir , demiştir.

Tozlu raflarda kitaplarımın durmasından ziyade ilmin insan hayatına geçirilmesi yönündeki önemini beyan eden , kendi ağızından bizzat aktarılan “Selefin mum ışında yazdığı paha biçilmez hazine misali eserlerin toprağa gömülerek çürüdüğünü, bakkallara satıldığını, çöplüklere atıldığını ve bir kısmının da kütüphane raflarında tozlanıp çürümeye terk edilmiş olduğunu gördüm. Medreseleri kapanmış, yazısı değiştirilmiş, din ilimleri yok olmaya yüz tutmuş olan bir zamanda kitap yazmaktansa yazılan ilmî eserleri anlayarak anlatacak ve ilmi satırdan sadra indirip yaşatacak talebe, yani canlı kitap yetiştirmeyi daha lüzumlu buldum.” şeklindeki izahı gerek eğitim , gerek ilim ve bunların insan hayatına aksettirilmesi noktasına ne kadar önem verdiğini açıkca ortaya koymaktadır.

Yine Süleyman Hilmi Tunahan (K.S) üstadımızın sitemizde de bulunan Süleyman Hilmi Tunahan (K.S) eserleri bölümünde eğitim ve ilmin önemine binaen kaynakları da bulabilirsiniz.

Evet böyle bir zaatın talebeleri için bugün Süleymanlılar Çocuklarını Okullara Göndermiyorlar ! şeklinde bir algının oluşması son derece bizleri üzmüştür.

Gerçekten Süleymanlılar  Evlatlarını Erkek veya Kız Olsun Okula Göndermiyorlar mı ?

Bugün okul denince aklımıza ne geliyor ? Evlatlarımızın ilmi yönden bilgi birikimi kazanıp aile hayatından sonra eğitim , öğretim ile donatılıp , kendilerinin hangi alana yatkın oldukları , hocalarının bu yatkın yönleri ortaya çıkarıp alanında uzman olup belli bir eğitim seviyesi alıp kısa tabiri ile cahillikten kurtulmak şeklinde tanımlayabiliriz.

Bugün ile geçmişi kıyaslama yapmadan yazımızı yazmak uygun olmayacaktır. Günümüzde Eğitim Öğretim sanal mecradan tutunda gelişen dünya şartlarında en ücra köşelere kadar yaygınlık göstermiş ve hala da teknolojinin gelişmesi ile de farklı şekillerde gelişmeye devam etmektedir.

Peki bundan 100 sene geriye gitsek ! hatta yüz sene değil bir 45-50 genç nesil olarak bugün bazı şeyler bizlere güllük gülistanlık gelirken önceki zamanlarda bugün olan imkanların hiçbiri olmamakla birlikte eğitim ve öğretim o zaman için daha kaliteli olsa bile insanlar imkansızlık vb durumlardan dolayı eğitim ve öğretim göremiyorlardı.

Bir döneme ışık tutan ve o ışığı hala devam eden Süleyman Hilmi Tunahan (K.S) dönemin zorluklarına binaen eğitim  öğretime önem vermesi ülkenin en hücra köşelerine yurtlar yaparak eğitim ve öğretimin yayılması için gayret etmiş ve bir sistem geliştirmişti. Vefatı sonrası talebeleri ve severleri tarafından zaman içerisinde kemikleşen bu sisteme Tekamül adı verildi.  

Süleymanlılarda Tekamül Eğitimi : Kısa bir şekilde izah etmek istiyoruz , bugün Süleyman Hilmi Tunahan (K.S) üstadımızın ve talebelerinin bizzat sistemleştirdiği Tekamül eğitimi dini ilim ve ihtisas alanında bir müslümanın bilmesi gereken bilgiler ve hocalığın icazetinin alındığı İmam Hatip okulları ve hata bugün İslami İlimler Fakültesi veya İlahiyat fakültesine denk bir eğitim sistemidir.

Yani Cahil içe kapanık , çocukları eğitimden yoksun gibi yapılan tüm nitelendirmelerin aslında asılsız olduğu dönemin dini eğitimlerinin en kısa sürede  ve disiplinli verildiği ilim ve eğitimle iç içe olduklarının aşikar neticeleridir.

Bu sistem bugün uygulanmakla birlikte Diyanet İşleri Başkanlığımız’da proje okullarını yeni yeni açması bir yana hafızlık ve dini ilimler noktasında öncelikle çocukların Kuran Kursları denilen yurtlarda gerek bir sene gerek iki sene gibi bir eğitime tabi tuttuklarını da bilmekteyiz.

İşte gerek önceki dönemler de gerekse günümüzde bu disiplinli sistem hiç bozulmadan devam etmektedir.

Peki Tekamül okuyan Süleymanlı evlatları artık Süleymanlı evlatları tabirini kullanmak istiyoruz. Yani Süleyman Hilmi Tunahan (K.S) severlerinin çocukları okullara gitmiyor mu ?  tabiki de gidiyorlar.

Genel itibari ile geçmişte böyle bir algı olmakla birlikte bu gün gerek açık öğretim gerekse örgün öğretim şeklinde eğitime devam etmekle birlikte Eğitim ve Öğretim metodları , Kreşlerden , özel okullara kadar Resmi bir şekilde devam ettirilmektedir.

Geçmiş döneminin yani bundan 45-50 yıllarında her ne kadar şartlar zor olsa da imkan neticesinde eğitim ve öğretime devam edilmiştir.

Süleyman Efendiyi örnek aldığımızda dönemin en büyük üniversitesinden mezun olması daha sonra Bedia ablamızın eşi olan kemal kaçar beyefendinin Galatasaray Lisesinden mezun olması ve sonraki nesil hep eğitim ve öğretimle iç içe olup talebelerine de bunu aşılamıştır.

Süleyman efendinin ve üstazımızın talebelerinin kemikleştirdiği bu sistemin disiplinli bir şekilde devam etmesi için bugün hali hazırda o eğitim ve öğretim yerleri olan ilim meclislerinde yetişen ailelerin evlatlarının bu ilim meclislerinde yetişmesi hiçbir şekilde yadırganmamalı ve hatta normal karşılanmalı.

Bunun neticesinde hali hazırda Türkiye Cumhuriyeti Kanunlarına göre hiçbir fert eğitim ve öğretim hakkından mahrum kalmadığı gibi zorunlu Eğitim ve Öğretimini de belli bir düzeye kadar tamamlamak zorundadır.

Kaldı ki hem Süleyman Efendi ve Talebelerinin sistemleştirip oluşturduğu ilim meclislerinde hem de devletimizin okullarında eğitime ve öğretime sıkı bir şekilde devam edilmekle birlikte bazı insanlar malesef bu eğitim yerlerini çeşitli sebeplerden dolayı kirletmekle birlikte fitne ve fesada bazen de kendisini Süleymanlı diye aksettiren insanların cahillikleri yüzünden (Kişisel düşünceler ve deneyimler) bu tür söylemlerin olduğunu bunların ise hiçbir şekilde gerçekleri yansıtmadığını siz değerli okuyucularımıza bildirmek ve bu konuda sahih bir şekilde izah etmek isteriz.

Süleymanlı Haber sitesi olarak çocuklarınızı takip edecek şekilde devlet okullarına özellikle dini ihtisas alanında imam hatip liseleri , İlahiyat ön Lisans ve İlahiyat Lisans bölümlerine de göndermekle beraber ülkemize faydalı olabilecek , evlatlarınız istekleri ve başarılı alanlarında eğitim almalarını sakın ihmal etmeyiniz.

Yine bazı Süleymanlı yurtlarında baş hoca diye nitelenen zümrelerin okuma ne olacak lise diploması yeter bizim yurtlarda hizmet edersin tarzındaki söylemlerine kesinlikle itibar etmemeniz gerektiğini ve evlatlarınıza Süleymanlı Yurtlarında neler öğretildiğini sorgulamanız ve bu tür söylemler içerisinde olan hocaları gerekli bölge sorumlusuna bildirmeniz önemle rica olunur.