Öncelikli olarak yazımıza başlamadan önce Adana Aladağ ilçesin de ‘Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği Orta Öğretim Kız Öğrenci Yurdu’nda meydana gelen yangında vefat eden tüm kardeşlerimizi rahmet ve minnetle anar dualarımızı ; Sare Betül Genç , Fatma Canatan görevli mesüle hocamıza Semanur Aydoğdu ( 8.Sınıf ) , Gamze Bagir ( 7.Sınıf ) , Bahtinur Baş ( 5.Sınıf ) , Nurgül Pertlek ( 6.Sınıf ) Tuğba Aydoğdu ( 5.Sınıf ) , Sümeyye Yetim ( 7.Sınıf ) , Cennet Karataş ( 5.Sınıf ) , Sevim Köylü ( 8.Sınıf ) , İlknur Maden ( 7.Sınıf ) , Zeliha Avçı ( 8.Sınıf ) evlatlarımıza göndeririz.
Meydana gelen bu üzücü olayda dahil bir çok sorunları haber yapıyoruz diye her fırsatta karalama yapan , insanları sömüren , din üzerinden geçim sağlayan, sahtekar ve rantçılar Süleymanlı Habere ne kadar ifitara atıp engellemeye çalışsalar da bizler bu tip insanlara ve zihniyetlere fırsat vermemek için son nefesimize kadar mücadele etmeye Allah izin verdikçe devam edeceğiz.
Her yazımızda Üstadımız Süleyman Hilmi Tunahan ‘ ı Kuran ve Sünnet ekseninde anlatmamız birilerini çok rahatsız ettiği gibi , insanların din üzerinden kandırılmaması hususunda her daim uyarılarda bulunduk hatta bu yazımızdan birkaç gün önce yazdığımız Süleyman Hilmi Tunahan ‘Zamanın Tasarruf Sahibi’ Uydurması isimli yazımıza küfür , hakaret edenlere ve ”yurtlar Allah’ın himayesinde , oraya giren iki cihanda da kurtulur.” diye garanti verenlere şunları sormak isteriz .
Bu sabi tertemiz evlatlarımız kahredici bir şekilde can verirken nitelediğiniz (uydurduğunuz) ” Zamanın Tasarruf Yetkisine sahip Süleyman Hilmi Tunahan” üstadınız neredeydi , neden gelip evlatlarımızı kurtarmadı ? Tabi ki de böyle bir yetkisi yoktur. Bu konuda yukarıdaki kırmızı yazı ile belirttiğimiz linke tıklayarak bu konuyu okuyabilirsiniz.
Bu yazıyı yazarken öfkemiz hat safhada olmasına rağmen bir topluma olan kininiz sizi adaletten şaşırtmasın diyen Rabbimizin ayetine binaen sert sözler söylemek istememekteyiz.
Ama bizleri takip eden , bizlere gönül veren , gerek yurtlardan uzaklaştırılanlar , gerek bu yolun yolcusu olup haksızlıklar karşısında tepkisini gösterenler , gerekse yurtlardan bizleri takip eden güzel insanlar ve kıymetli okuyucularımız sizleri her fırsatta uyarıyoruz.
Bizler uyardık diye Süleymanlı Habere düşman gözü ile bakanlar veya yazdıklarımıza yalan diyenler hala iki satır reddiye yazmaktan aciz oldukları gibi karlama iftirası yapmaları da son derece elzemdir.
Meydana gelen bu elim olay gibi başka olaylar da asla yaşanmasın ve evlatlarımız güvenli ve ehemmiyetli, tertemiz huzurlu bir şekilde yetişsinler.
Bizler bu olaya kaza nitelemesi yapmamaktayız. Nitekim ihmal ve sorunların olduğu bilir kişi raporları ile sabittir.
Görevli Yurt Müdürünün kızı Sare Betül Genç ‘ in ( 4 yaşında ) de hayatını kaybettiği bilinen bu faciada , medyada ismi belirtilmeyen yurt yöneticisinin : ”Kızların yanması Allah’ın takdiri’dir.” diye bir ifade kullanması suçu ve ihmalkarlığı Allah’a atfetmesinden , ailelere kaderciliği telkin ederek işin içinden sıyrılmasından başka bir şey değildir.
Bu konuda yurt görevlilerinin / yöneticilerinin acılı aileleri teselli etmek ve facianın üstünü örtmek adına kendi lehlerine olacak şekilde dini bazı söylemlerde bulundukları yönünde duyurumlarımız olmaktadır.
Zan üzere konuşulmaması gerektiğini çok iyi bildiğimizden ve elimizde somut bir delil olmadığından dolayı bu söylemler olsun veya olmasın , ailelere her hangi bir baskı yapılması asla kabul edilemez. Yurtlarımızda ve kurslarımızda bu tür faciaların önlenmesi ve bir daha yaşanmaması için yetkililerin gerekli tüm önemleri almalarını Süleymanlı olarak talep etmekteyiz.
Yurtlarda dayak atılır , af edersiniz cinsel istismar olur , bu gibi bir çok sorunlar gerçekleşir. Biz bütün bunları ifşa ederiz. Bunu yaptığımız için de Süleymanlı Haber sayfamıza ”neden yazıyorsunuz bunları , gündeme getiriyorsunuz , siz bu davaya düşman mısınız ki yurtlarımızı kötülüyorsunuz.” derler.
Yurtlarda farklı sorunlar olduğunda söylemek bizim birinci görevimizdir ve bu sorunları dile getirmeliyiz ki size teslim edilen evlatlarımıza bir zarar gelmesin , olası elim faciaların önüne geçilip kalite arttırılsın.
Son zamanlarda yurt ve kurslarda bütün bu olaylara binaen eğitim ve kalite arttırılması güzel bir şey iken itikadi sapmalar konusunda hala bir çözüm bulunamaması ve şirkle mücadele edilmemesi de elim bir durumdur.
Süleymanlı Haber bu konuda da yazdıkları ile sizleri uyarmaktadır. Sosyal medya üzerinden dile getirmemizin sebebi de bulunduğumuz mıntıkalarda ve Süleymanlıların yayını yapan resmi mercilere bu durumları bildirdiğimizi ve halkımızın da bu konuda talepleri olmasıdır.
Konumuz olan Adana Aladağ ilçesinde ‘Tahsil Çağındaki Talebelere Yardım Derneği Orta Öğretim Kız Öğrenci Yurdu’nda meydana gelen yangınla ilgili detaylara girmek istememekteyiz. Çünkü bu yazımızı okuyan ailelerin üzülmelerini asla istememekteyiz o kardeşlerimiz sonuna kadar haklıdır , acılıdır ve bu olayın davasını gütmektedirler.
Bizlerde onların yanında olduğumuzu buradan beyan etmekle birlikte 29 Kasım 2016 yılında çıkan ve 11’i çocuk olmak üzere 12 kişinin yaşamını yitirmesine, 24 çocuğun da yaralanmasına neden olan yangınla ilgili davanın , istinafa götürülen mahkeme duruşmasında karar çıktı olmakla birlikte duruşmada 8 sanık 4 yıl ile 15 yıl arası değişen cezalara çarptırılmıştır.
18 kişinin yargılandığı davanın istinaf duruşması, Adana Bölge Adliye Mahkemesi’nde görüldü.
Mahkeme, Kozan Ağır Ceza Mahkemesi’nin sanıklar hakkında verilen hükmü ortadan kaldırılarak yeni kararı açıkladı.
İSTİNAF MAHKEMESİ YURT SAHİBİ VE MÜDÜRÜN CEZALARINI ARTIRDI
Buna göre daha önceki mahkemece 12 yıl 2 ay hapis cezası alan yurdun sahibi olan Derneğin Başkanı İsmail Uğur’un, “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne sebep olma suçundan” 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, daha önceki duruşmada 11 yıl 1 ay hapis cezası alan Yurt Müdürü Cuma Ali Genç’in “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebep olma suçundan” 13 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildi.
Diğer sanıklar Yurt Müdür Yardımcısı Mahmut Deniz, Mahir Kılıç, Mustafa Öztaş, Ramazan Keleş, Ramazan Dede’nin de aynı suçlardan 11 yıl 3 ay, hapis cezası ile cezalandırılmasına Zeki Yılmaz’ın ise 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildi.
Mahkeme öncesi yapılan açıklama ise şu şekildedir : Duruşma öncesi, yangında hayatını kaybeden çocukların aileleri adına açıklama yapan avukat Evren İşler, “Kamu görevlileri de dahil, gerçek sorumlular yargılanıp hak ettikleri cezayı alana kadar bu mücadele bitmeyecek” dedi.
Avukat Evren İşler, ölümlerin, Aladağ’ın dağ köylerinde yaşayan çocukların cemaatlere teslim edilmesinin sonucu olduğunu söyledi.
Sadece Aladağ yangınında kaybedilen 11 kız çocuğu için değil, eğitime ulaşmaya çalışan tüm çocuklar için bu mücadeleyi yürüttüklerini vurgulayan İşler, şöyle konuştu:
*Bilimsel, laik, kamusal eğitim haktır. Bu hakkın elde edilmesi için verilen bir mücadeledir bu.
*Herhangi bir sosyal cinayette kaybettiğimiz insanlarımız için gerekirse adalet mücadelesini vermeye de devam edeceğiz.
*Başından beri söyledik; burada olası kasıtla işlenmiş bir cinayetten bahsediyoruz. Çocuklar buradaki sıkıntıları söylemişler.
*‘Bize bulaşık yıkattılar’ diye şikayet ederken ‘Elimizi elektrik çarpıyor sulardan’ demişler.
*Burada yaşanan her şey, ilk günden son güne kadar çok belli. Bu yurt hiç denetlenmemiş ve çocuklar doğrudan cemaatlere teslim edilmiş. Buna rağmen burada bir sorumluluktan kaçma, kurtulma çabasıyla karşı karşıyayız.
Duruşmayı, yangında yaşamını yitiren çocukların ailelerinin yanı sıra CHP Adana Milletvekili Burhanettin Bulut, Ayhan Barut, Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu ile Türkiye Barolar Birliği, Adana Barosu, CHP Adana İl Başkanlığı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve çok sayıda sivil toplum kuruluşundan temsilci de izledi.
Süleymanlı Haber olarak bu ve benzeri olaylarda bu tür acıların bir daha yaşanmaması için tüm önemlerin alınmasını ve bu konuda eksiklikler var ise bunların giderilmesini yetkililerden talep etmekle birlikte yaşamını yitiren tüm evlatlarımıza Yüce Rabbimizden rahmet diler kederli ailelerine de baş sağlığı dileriz.
